General Mobile Discovery 1 LG G3 Teması

LG G3 İkon görümüne sahip çok güzel bir tema  kullanmanızı tavsiye ederim.İndirme linki aşağıdadır.






İNDİR(DOWNLOAD)
(İndirmek için reklamı geçe tıklayın)



Screenshot' taki Duvar Kağıdı



Share:

General Mobile Dicovery Lollipop Teması (LollyDrop Theme)




Resimdede gördüğünüz gibi güzel tema yapan arkadaşımıza(@zafercelik05) teşekkür ediyoruz.
İndirme linki aşağıdadır.



                                                                 İNDİR(DOWNLOAD)
                                                                                               (İndirmek için reklamı geçe tıklayın)

Share:

General Mobile Discovery Orjinal Kitkat 4.4.2 Yükleme Aracı İndir (Resimli Anlatım)



Öncelikle indirme linkini veriyim sonra resimli anlatıma bakın.

GMD1 KİTKAT 4.4.2



1. İndirdiğimiz exe ye tıklayıp açıyoruz ve böyle bir ekran karşımıza çıkıyor.


2.Yazılım yükleme simgesine tıklıyoruz.

3. Karşımıza böyle bir program açılıyor.

4. Resimdeki gibi tiki kaldıralım.

5.Download a tıklayın telefonu kapalı biçimde usb ile bağlayın pc ye.

6.Adım


7.İşlem tamam telefonunuz kitkat oldu.Güle güle kullanın.

Share:

General Mobile Discovery Orjinal JellyBean 4.2.1 Yükleme Aracı İndir(Resimli Anlatım)


Öncelikle indirme linkini veriyim sonra resimli anlatıma bakın.

GMD1 JELLYBEAN 4.2.1



1. İndirdiğimiz exe ye tıklayıp açıyoruz ve böyle bir ekran karşımıza çıkıyor.(Not: resimdeki Kitkat güncellemesi yazısına dikkat etmeyin kurulum aynıdır.)



2.Yazılım yükleme simgesine tıklıyoruz.

3. Karşımıza böyle bir program açılıyor.

4. Resimdeki gibi tiki kaldıralım.

5.Download a tıklayın telefonu kapalı biçimde usb ile bağlayın pc ye.

6.Adım


7.İşlem tamam telefonunuz kitkat oldu.Güle güle kullanın.

Share:

Kuroko no Basket 3

Yönetmen: Shunsuke Tada
Stüdyo: Production I.G.
Tür: Spor
Yapım Yılı: 2015
Bölüm Sayısı: 25
Anime Puanı: 10/9


Üçüncü ve son sezon olan Kuroko no Basket 3, doğal olarak ikinci sezonda nerede kaldıysak oradan bayrağı devralıyor. İlk sezondan ikinci sezona geçişim birazcık sıkıntılı olmuştu. Karakter isimleri olsun, en son ne olmuştu olsun anımsamakta zorluk çeken bir insan olduğum için ilk sezonu hatırlamak için biraz çaba sarf etmem gerekmişti. Üçüncü sezonda ise böyle bir durum yaşamadım çünkü hatırlanacak detaylı bir durum, bir geçmiş yoktu. Kuroko ve takımı Seirin Lisesi, Kış Kupası’nda son dörde kalmıştı ve final sezonunda da önce iki yarı final maçı ve nihayetinde beklediğimiz final maçını izliyoruz. Seriye yabancıysanız veya anımsamak istiyorsanız ilk sezona buradan, ikinci sezona ise buradan ulaşabilirsiniz.

Giriş paragrafımda da dediğim gibi üçüncü sezon ile hem Seirin Lisesi’nin macerasına kaldığımız yerden devam ediyor hem de seriye artık nokta koyuyoruz. İki yarı final ile başlıyor demiştim ama ilk önce Kise’nin takımı Kaijo Lisesi’nin eski bir Teiko’lu olan Shogo Haizaki’nin mücadelesi ile başlıyor. Haizaki denen eleman Kise gelmeden Teiko’nun as oyuncularındanmış ama tembelliği ve serseriliği yüzünden Teiko basketbol takımını bırakmak dışında kalmış. Haizaki dışında animede yeni bir karakter yok. Geriye kalan herkes tanıdık ve dediğim gibi olaylar bu maçtan sonra iki yarı final ve final maçı ile devam ediyor. 


Yarı final maçlarından sonra ise geçmişe dönerek Kuroko ve diğer mucize nesil oyuncularının Teiko Ortaokulu’nun basketbol kulübündeyken izliyoruz ki bence üçüncü sezonun en güzel kısmı burası. Kuroko, Kise, Aomine olsun hepsi daha yeni bir araya gelmiştir ve birkaç bölümde olsa mucize nesil elemanlarının birbirleri ile olan diyaloglarına ve gelişimlerine tanıklık ediyoruz. Kuroko’nun takım içindeki yeri, ondan önce takıma girişi, Teiko’nun giderek güçlenerek durdurulamaz hale gelmesini izlemek zevkliydi.

Animede benim beğenmediğim iki husus var. Birincisi diğer iki sezonda da değindiğim flashback’lerde karakterlerin neredeyse hiç değişmemiş olması ve boy olsun akıl olsun ortaokul öğrencileri ile uzaktan yakından alakalarının olmamaları. Alttaki resmi örnek olarak koydum. Top süren eleman Teiko ortaokulundan Haizaki ve çalımladığı eleman yetişkin sakalı makalı olan bir birey. Yani demek istediğim komik duruyor. Böyle ortaokul öğrencisi hakikatten gülünç. Şahsen ben biraz enayi yerine koyuluyor gibi hissettim kendimi diyebilirim. Bir diğer husus da daha önce değindiğim mucize nesil elemanlarının über-fantastik yetenekleri. Tamam, elbette değişik şeyler olacak. Midorima’nın istediği yerden üçlük atabilmesi falan gibi. Bunlara bir yere kadar eyvallah diyeceğiz ama son mucize nesil temsilcisi Ayashi’nin yeteneğini gördükten sonra gülmeden edemedim. Bundan sonrası biraz spoiler olacak, kusura bakmayın ama “Geleceği tahmin edip rakibin ve topun nereye gideceğini tahmin edebilmeye” tamam da rakibinin güya dengesini bozuk kıç üstü düşürmek nedir? Bir de böyle garip bir müzik koymuşlar o hareketi çekerken dedim tamam Lelouch da çıkacak bir köşeden. Karşısındaki her rakip yere oturuyor ve Akashi tepeden bakarak “kal orda, pis köylü” edalarında yürüye yürüye yanlarından geçiyor. Düşen elemanlar şok, çaresiz öylece kalıyor. Uzaktan basket atarsın, deli gibi reflekslerle çalıma gidersin, Kuroko gibi yok olup diğer taraftan çıkarsın, bir şekilde bunlara tamam ama Akashi’nin olayı çok fazla abartı. En azından benim düşüncem bu yönde. 


Kısacık animenin çizimlerine ve müziklerine değinecek olursa; çizimler yine aynı. Kaliteli, renkli ve çılgın saç renkleri göz kamaştırıyor. Müzikleri ise oldukça başarılı. İki artı bir açılış ve kapanışa sahip üçüncü sezon. Artı bir dediğim Teiko dönemine gittiğimizde çalan müzikler. Oldukça hoş bir ayrıntı olmuş ve müzikler de animeye güzel oturmuş. Kliplerle birleşince ortaya güzel görüntüler çıkmış.

2012 yılından bu yana takip ettiğimiz Kuroko no Basket ikinci sezonu ile bana göre biraz düşüş yaşasa da üçüncü sezonu ile başarılı bir final yapıyor. Özellikle Teiko dönemi dediğim gibi bence üçüncü sezonun en başarılı yanıydı. 

Share:

Jojo’s Bizzare Adventure: Stardust Crusaders 2

Yönetmen: Naokatsu Tsuda, Kenichi Suzuki
Stüdyo: David Production
Tür: Macera, Aksiyon, Fantastik
Yapım Yılı: 2014
Bölüm Sayısı: 24
Anime Puanı: 10/7


Tam adıyla Jojo’s Bizzare Adventure: Stardust Crusaders – Battle in Egypt olan anime, Stardust Crusaders serisinin ikinci sezonu. Bütün Jojo’s Bizzare Adventure serisini ele alırsak ise üçüncü sezonun ikinci parçası da diyebiliriz. Anime, Jotaro ve arkadaşlarının macerasına kaldığı yerden devam ettiği için birçok yerde 25. bölüm olarak da başlamaktadır. Ben de seri aynen devam ettiği için ayrıntıya girmeden kısaca gözlemlediklerimi yazmayı uygun gördüm. Neticede seriyi ayrıntılı olarak daha önce ele almıştım. Seriye yabancı iseniz bu yazıyı boşuma okumamanızı tavsiye ederim. Stardust Crusaders’ın ilk yirmi dört bölümünün incelemesine buradan, ilk serinin (Phantom Blood ve Battle Tendency) incelemesine ise buradan ulaşabilirsiniz.

Dediğim gibi ilk sezonun sonunda Mısır’da bıraktığımız Jotaro ve ahalisi maceralarına aynen devam ediyorlar. Jotaro, Joseph Joestar, Avdol (bence Abdül), Polnareff ve Kakyoin’den oluşan ekibimize yeni olarak bir köpek olan ama köpek olmasına rağmen standı olan (ilk sezondaki goril aklınıza gelebilir) Iggy de katılarak gönülsüzce de olsa eşlik ediyor. Ve yeni yirmi dört bölümde de tıpkı ilk sezonda olduğu gibi genelde iki bölümde bir düşman bir stand kullanıcısı ile ekibimiz çarpışarak her bölüm Dio’ya biraz daha yaklaşıyorlar. Bu açıdan açıkça söyleyebilirim ki yirmi dört bölümlük bir ikinci sezon bence fazla olmuş. Bana göre madem seri uzayacak en azından ikinci sezon iki bölüm falan olarak ayarlansaymış. Toplamda kırk sekiz bölüm olan Stardust Crusaders’ta son dört bölüm hariç genelde hep aynı hikâye karşımızda. Dio’ya bir adım daha yaklaş, yeni düşmanı yen. Yine de hakkını vermek lazım, her bölüme farklı bir stand kullanıcısını ekrana sermek (veya mangaya göre ele alırsak çizmek) de yetenek ister. Demek istediğim, benim açımdan bölüm sayısı fazla olmuş ve sadece yirmi dört bölüm bile yeterli olurmuş. Bakınız Jonathan ve Joseph sadece on iki bölüm boyunca kahramanımız oldular. 


İlk sezonun incelemesinde de değinmiştim ve yine değinmek istiyorum. Joseph Joestar’ın bu kadar aciz bırakılmasını açıkçası kendime yediremiyorum. Yahu, tamam. Yaşlanmış olabilir ve gençliğinin eski getirisi olmayabilir ama bu adam saf kas gücünden ziyade tekniği ve kıvrak zekâsıyla meşhurdu. Üstelik Dio da kimmiş, Joseph koskoca nihai varlık olan Kars’ı ve yoldaşlarını yenmemiş miydi? Sırf yaşlandı diye böyle sanki eşantiyonmuş gibi takılmasına üzüldüm diyebilirim. Kabul, Dio da eskisinden daha güçlü ama bence yine bir Kars değil. Ayrıca dikkatimi çekti, ikinci sezon sanki seviye biraz düşmüş gibi. Özellikle ikinci sezonda hemen hiçbir düşmanın ölmemesi (emekliye ayrılıyorlar) sanki bu dediğimi destekler nitelikte.

Animenin çizimleri tıpkı adında bulunan “Bizzare” gibi yine acayipliğini korumuş. Kaslı adamlar, güzel bayanlar, renk oyunları olsun yine ortada cümbüş var. Dövüş sahneleri de gayet tatmin edici ve yine yeri geldiğinde bolca kan ve şiddet de kullanılmış. Müzikler bakımından ise açılış ve kapanış parçasının kötü olduğunu rahatça söyleyebilirim. Eski açılış parçaları da çok iyi sayılmazdı ama gideri vardı. Kapanışlar ise eğlenceliydi. Bu sefer ise balta taşa vurulmuş gibi. Açılış parçalarından bahsetmişken, son bölümlerde açılışa eklenen küçük ekleme hoş bir ayrıntı olmuş.

Stardust Crusaders kırk sekiz bölüm sonra final yaptı ve her ne kadar seri bana boşuna bu kadar uzunmuş gibi gelse de (ve ezik Joseph de var) Dio’lu bölümleri ile tekrardan gözüme girdi. Son bölümler iyi olmasaydı 6.5 vermeyi düşünüyordum ama hem final tatmin ettiği için hem de Joestar soyu hatırına puanımı az da olsa yükselttim. Yepyeni bir sezon olacak olan ve on sene sonrasında geçecek olan “Diamond is Unbreakable” ise henüz net bir çıkış tarihine sahip değil. 

Share:

Bunlara Göz Atmalısın

Stats

Bu Blogda Ara

Arşiv

Hakkında

Teknoloji manyağı

Latest Posts

Featured

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Mutlaka Okumanız Gerekenler

AD BANNER

Etiketler

Blog Arşivi