Yönetmen: Takahiro Omori
Stüdyo: Shuka
Tür: Aksiyon, Macera
Yapım Yılı: 2015
Bölüm Sayısı: 12
Anime Puanı: 10/7
Tam beş sene sonra ikinci sezonuna (ikinci sezon üç parça halinde olacak) kavuşan sevilen anime serisi Durarara, Shuka adlı anime stüdyosunun resmi olarak ilk anime projesi olmasına karşın yönetmen koltuğunda yine Takahiro Omori bulunuyor. Durarara’nın ilk sezonuna ve ana karakterlerin tanıtımlarına girmeyeceğim çünkü bunları ilk sezonun incelemesinde yapmıştım. İlk sezonu izlemeyenler ve hatırlamak isteyenler buradan 24 bölümlük ilk sezona ulaşabilir.
Birçok anime sever gibi benim de duyurulduğu tarihten bu yana merakla beklediğim x2 Shou, 12 bölümden oluşuyor. İkinci sezon üç parçaya bölünmüş durumda ve devam parçaları “Ten” ve “Ketsu” ilerleyen zamanlarda karşımıza çıkacak. Ben ilk parça olan Shou’a dönecek olursam; her ne kadar bizim dünyamızda beş sene geçmiş olsa da, animede sadece yarım yıl geçmiştir. İlk sezonda vuku bulan olaylardan sonra meşhur Ikebukuro az da olsa sakinleşmiştir. Resmi tanıtımında yazdığı gibi liseliler gençliğinin tadını çıkarmakta, yeraltının ağır isimleri özenle işlerini görmeye devam etmektedir. Uyumayan şehir Ikebukuro olağan seyrine devam etse de, efsanevi kafasız kara motorcu ününe ün katsa da, alttan alttan kazan kaynamaya başlamıştır bile. Eh, Ikebukuro yeterince sakin kalmıştır ve artık bir şeylerin olmasının vakti gelmiştir. İlk domino taşı çoktan devrilmiştir bile ve ardının gelmemesinin imkânı yoktur.
Durarara’nın ilk sezonunun incelemesini dört sene önce, 30 Mart 2011’de yazmışım. Yani benim gibi animeyi seneler önce izlediyseniz ve araya bayağı bir anime girmişse yeni ikinci sezona handikapla başlayacaksınız diyebilirim. Çünkü ikinci sezonu merakla beklememe rağmen aslında kaba birkaç olay ve isim dışında pek bir şey hatırlamadığımı fark ettim. Demek istediğim, Durarara’da güzel bir şeyler olmuştu ama ne olmuştu? Bu yüzden kendi yazdığım incelemeyi yeniden okudum ve Youtube sağ olsun birkaç detayı hatırlamamı sağladı. Öyle ki, animede geçen Dollars adlı oluşumunun lideri bile yanlış kalmış aklımda:) Bu yüzden seriyi peş peşe izleme imkânına sahipseniz çok şanslısınız.
Gelelim Durarara!! x2 Shou’un içeriğine. Animenin adına yakışır bir şekilde hızlı ve baş döndürücü bir giriş yaptığını söyleyebilirim. Eski karakterler, yeni karakterler, uyumayan şehir Ikebukuro derken ilk bölümü bitirmiş oluyorsunuz. Peki, ikinci sezon bize ne vaat ediyor? Açıkçası ben biraz hayal kırıklığına uğradığımı itiraf etmek istiyorum. Şimdi, anime kötü değil. Hızlı sahneleri (özellikle Shizuo’nun olduğu her sahne) başarılı ve karakterlerin birbirleri ile etkileşimleri – olaylara farklı nedenlerden veya tesadüfen dahil olmalarını izlemek keyifli ama ana konu olarak ortada ne var derseniz pek bir şey yok diyebilirim. Hani dedim ya ilk domino taşı çoktan devrildi diye, devrildi ama tetiklediği olay ve yaşanan gelişmeler ilk sezonun, özellikle ilk sezonun ilk hikâyesinin yanına bile yaklaşamıyor diyebilirim. Tek kelime olarak anlatmam gerekirse heyecan yok. Tamam, aksiyon içerikli sahneler başarılı dedim ama sonuçta Durarara kurgu üzerine inşa edilmiş bir anime ve maalesef kurgunun insanı etkilemediğini (en azından beni) söyleyebilirim. Dediğim gibi anime etkileyici olmamasına rağmen karakterleri ve hızlı sahneleri sayesinde kendisini izlettiriyor ama hani anime vardır “bir bölüm daha izleyeyim, bir tane daha, bir tane daha” dersiniz ve “bugünlük iki bölüm izleyeyim yeter” dediğiniz anime vardır. İşte Durarara’nın ikinci sezonu yaptığım ikinci tanıma giriyor.
Teknik açıdan Durarara için söyleyecek bir sözüm yok. Kendine has tarzı ve en önemlisi karakterleri ile Ikebukuro’nun yaşadığını hissedebiliyorsunuz. Müziklerin de görsellerden aşağı kalır yanı yok. İlk sezondan tanıdık müziklerin yanında yeni bir açılış ve kapanış parçası bizlere merhaba diyorlar ki ikisi için de oldukça başarılı diyebilirim. Seslendirmeler zaten dört dörtlük. Hanazawa Kana, Sawashiro Miyuki, Ono Daisuke gibi birçok favori seslendirmecim yine iş başında.
Durarara’nın ilk sezonunu izleyenler için yeni sezonu izlemek farz gibi bir şey ama dediğim gibi şahsen benim beklentilerimin altında kalmış bir ikinci sezon. Bu yüzden eğer ilk sezonu izleyip de ikinci sezonu henüz izlemediyseniz beklentilerinizin fazla tepelerde olmamasını öneririm. İkinci sezonun ikinci kısmı “Ten” Temmuz 2015’de karşımıza çıkacak ve Ten’in Shou’dan daha iyi olacağına dair de bir his var içimde:)
0 Yorumlar:
Yorum Gönder